Ulviye Karaca “Seyirci Aradığı Huzuru Gönül Dağı’nda Buldu”

Klişelerden uzak, insanımızı tüm doğallığı ve samimiyetiyle ekrana yansıtan Gönül Dağı ailesinin en sevilen fertlerinden biri de Gülsüm Öğretmen… Ünlü sanatçı Ulviye Karaca’nın canlandırdığı Gülsüm Öğretmen, uzun yıllar görev yaptığı Gedelli kasabasına kızı Dilek’i almak için geliyor ancak kendisi de buraya yerleşiyor.
Ulviye Karaca “Seyirci Aradığı Huzuru Gönül Dağı’nda Buldu”

Klişelerden uzak, insanımızı tüm doğallığı ve samimiyetiyle ekrana yansıtan Gönül Dağı ailesinin en sevilen fertlerinden biri de Gülsüm Öğretmen… Ünlü sanatçı Ulviye Karaca’nın canlandırdığı Gülsüm Öğretmen, uzun yıllar görev yaptığı Gedelli kasabasına kızı Dilek’i almak için geliyor ancak kendisi de buraya yerleşiyor.

TRT 1’de haftalardır Cumartesi akşamlarının yıldızı olan ve büyük beğeni toplayan Gönül Dağı, izleyenleri derinden etkileyen yaşam portreleriyle de ilgi çekiyor.

Klişelerden uzak, insanımızı tüm doğallığı ve samimiyetiyle ekrana yansıtan Gönül Dağı ailesinin en sevilen fertlerinden biri de Gülsüm Öğretmen…  Ünlü sanatçı Ulviye Karaca’nın canlandırdığı Gülsüm Öğretmen, uzun yıllar görev yaptığı Gedelli kasabasına kızı Dilek’i almak için geliyor ancak kendisi de buraya yerleşiyor.

 “SEYİRCİ ARADIĞI HUZURU GÖNÜL DAĞI’NDA BULDU”

 Özlemini duyduğumuz o güzel aile ortamlarının Gönül Dağı’nda mevcut olduğunu belirten Ulviye Karaca, “Ben diziye 8. Bölümde dahil oldum. Gönül Dağı tam bir aile dizisi. Yıllardır çarpık ilişkilere yer veren, kötülerin oyuncağı olmuş, eline silahı alanın mafyacılık oynadığı dizileri izlemekten yorulan seyirci, Gönül Dağı’nda huzuru buldu. Sanıyorum hepimizin özlemi bu. Yaşadığımız ilişkilerde ve toplumsal dayanışmada adam gibi  yaşamak…   Masalsı gibi, ama gerçek… Gerçeğe ulaşmak için masalın içinden geçmek gerekir. Daha temiz, daha mutlu ve güvenli ilişkiler istiyor seyirci… Tabii çoğumuzun aile hayatında  yaşamasak bile büyüklerimizden  duyduğumuz, o güzel aile ortamları da bu dizide mevcut. Mutluluk verici tabii.” diyor.

 “GÖRDÜĞÜ YANLIŞLAR, HAKSIZLIKLAR KARŞISINDA SESSİZ KALAMIYOR”

Emekli olmasına rağmen Gedelli kasabasında herkesin saygı duyduğu ve sevdiği Gülsüm Öğretmenin mesleğine bağlı, ilkeli, Cumhuriyetimizin yetiştirdiği güzel öğretmenlerden olduğunu belirten Karaca şunları söylüyor:

“Yüreğinde insan ve memleket sevgisi bir arada.  Bu ülkeye fayda sağlayacak  iyi insanlar yetiştirmek istiyor. Anadolu’da köy, kasaba demeden zor koşullarda bir eğitimci olarak görevinin gereklerini fazlasıyla yapmış bir insan ve hala da yapmaya devam ediyor, emekli olmasına rağmen…Tatlı-sert bir öğretmen…

Gördüğü yanlışlar, haksızlıklar karşısında sessiz kalamıyor. Bu yüzden eğitim kurumlarında öğrenciden, veliden çıkar elde etmeye  kalkışanlarla amansız bir şekilde mücadele ediyor… Sonuç, bol tayinli bir meslek hayatı…”

“GEDELLİ’DE HALK EĞİTİM MERKEZİ AÇMAK İSTİYOR”

Mühendis kızı Dilek’i almak için geldiği Gedelli’de kendisi de kalmaya karar veren Gülsüm Öğretmenin bu güzel Anadolu kasabası için planları olduğuna değinen Ulviye Karaca, “Gülsüm Öğretmen kızını almaya diye geliyor Gedelli’ye ama kalıyor. Onun da zamanında güzel ilişkiler kurduğu, sevildiği bir yer burası. İnsanları tanıyor, Büyüyüp bir yerlere gelmiş öğrencilerini görüyor. Gedelli’de kadınlar için halk eğitim merkezi açarak topluma fayda sağlamaya kaldığı yerden devam etmek istiyor…” diyor.

“SEVENLERİ AYIRMAMAK LAZIM…”

Mühendis kızının, bir zamanlar çok sevdiği, en zeki öğrencilerinden biri olan Taner’le ilişkisine önceleri karşı çıkan, onun nişanlısı Serdar’la evlenmesini isteyen Gülsüm Öğretmenin, daha sonraları kızının mutluluğu için bu arkadaşlığa destek olduğunu kaydeden Karaca şöyle devam ediyor:

“Kızının Serdar’la olan ilişkisi, aslında onun da çok içine sinmeyen bir ilişki… Zorla güzellik bir yere kadar… Kızının  gerçek aşkı Taner’de bulduğunu anlayınca zaten  karşı da çıkmıyor… Sevenleri ayırmamak lazım… Hayat kısa ve kimse kimseyi baskılamamalı…”

“BİR ÖĞRETMEN İÇİN MUCİT ÖĞRENCİLERİNİN OLMASI GURUR VERİCİ BİRŞEY…”

Gülsüm Öğretmenin, “66” adlı uçağın ardından temiz enerji santrali icadıyla büyük bir başarıya imza atan Taner ve amcaoğullarıyla gurur duyduğunu belirten Ulviye Karaca sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bir öğretmen için, mucit öğrencilerinin olması gurur verici bir şey… Anadolu’da okuyamamış ama parlak zekalı o kadar çok insan var ki, ah  bir de okusa kim bilir neler yapar denecek cinsten… Onları ilk keşfedecek kişiler yakın çevreleri, öğretmenleri… Artık günümüz gençleri sosyal medyayı ve google amcayı kullanarak nerelere ulaşacaklarını bulabilirler. Eskiden telefon  bile yokken  bu zordu ama  o kadar şeyi icad eden zeka, günümüzde ulaşabileceği yerleri de bulur…”

Tiyatro yönetmenliği, yazarlık ve oyunculuk yapan Ulviye Karaca, boş zamanlarında kendisi gibi sanatçı eşi Koray Karaca ve 8. Sınıf öğrencisi Arda ile birlikte gezmeyi, yazmayı ve insanlarla sohbet etmeyi çok sevdiğini belirtiyor.

Kaynak: Zirve Haber Ajansı [ZHA]

Yayın Tarihi: 25 Şubat 2021

Son Güncelleme: 25 Şubat 2021

Bugün